Nasıl Mutlu Olunur?
Bin yıl önce Farabi'nin mutluluk üzerine yazdıkları bugün yapay zeka için de geçerli olabilir
Yapay zeka duygulanır mı diye başlayacaktım ama sonra konuyu mutluluğa indirgedim. Böyle yaptım çünkü dört temel duygudan üçü miyarlarca senelik evrim boyunca gelişmiş ve yapay zekanın bu duyguları hissetme zemini yok. Geriye kaldı mutluluk; onu yakıştırabiliyorum yapay zekaya.
Psikologlara göre dört temel duygu var: hüzün, korku, öfke, mutluluk. Bunu, hayvan hatta böceklerde gözlemiş Darwin (1876). Meyve sinekleri üzerinde yaptığı araştırmalar Darwin’i doğrulayan (Gu, 2019), böceklerden insanlara dört temel duygu ve aradakileri Şekil 1 de görüldüğü gibi zevk ve uyarılma eksenlerine göre dağıtmışlar:
Korku, öfke ve hüzün duygularının milyarlarca yıllık doğal evrim sonucu oluştuğuna kendimi ikna edebilirim. İlk insanlar bir yakınını kaybedince, ‘şimdi bana ne olacak’ kaygısı ile hüzün duygusunu geliştirmişlerdir ki bu duygudan kurtulmak için kendisine yeni arkadaşlar arayarak nesillerinin devam şansını arttırsınlar. Karanlıktan korkmayan çocuklar ateşin etrafından ayrılıp vahşi hayvanlara yem olurken, korkan çocuklar büyüyüp genlerini yaymayı başarmıştır. Nitekim, bir haksızlık durumunda ortaya çıkan öfke duygusu ve artan adrenalin kavgadan galip çıkma şansını yükselten bir avantaj sağlamıştır. Bir bilgisayar programının korku, öfke ya da hüzün duygularını geliştirmesi bence imkansız.
Mutluluk daha başka. Açlık, korku ya da bir tehdit karşısında adrenalin salgısı ile tezahür eden bir durum değil. Peki mutluluk nedir? Izard (2007), insandaki mutluluk duygusunun başarı ardından duyulan gurura karşılık geldiğini ve bu şekilde daha iyiyi başaran genleri teşvik eden bir evrim avantajı olduğunu ileri sürmüş. RLHF (Reinforcement Learning Human Feedback, yani İnsan Geridönümleri ile Pekiştirilen Öğrenme) sırasında yapay zeka doğru verdiği yanıtlar neticesinde ödüllendirilerek kendini eğitiyor. Izard (2007) doğruysa, RLHF pratiği mutluluk duygusunun doğasına ters değil.
Yani, yapay zeka mutlu olabilir mi sorusunu yanıtlayabilmek için mutluluğun ne olduğunu tanımlamak gerekiyor. Oysa Nazım Hikmet’in Abidin Dino’ya hitaben yazdığı şiirdeki gibi işin kolayına kaçmadan mutluluğun tasvirini yapmak zor.
Bir internet taraması yaparsanız, mutluğun ne olduğu konusunda rivayet muhtelif.
Happiness is when what you think, what you say, and what you do are in harmony. Mutluluk düşündüğün, söylediğin, ve yaptığın şeylerin uyumlu olması demektir. (Gandhi)
No sane man can be happy, for to him life is real, and he sees what a fearful thing it is. Only the mad can be happy...
Aklı başında olan biri mutlu olamaz, çünkü gerçek hayatın ne kadar korkunç bir şey olduğunu görür. Sadece deliler mutludur... (Mark Twain, The Mysterious Stranger)Happiness is not something ready made. It comes from your own actions.
Mutluluk hazırlop gelmez. Onu senin kendi eylemlerin yaratır. (Dalai Lama)
Gandi ilk okuyunca doğru geliyor ama aslında onun tarif ettiği şey iç huzur, mutluluk değil. Dalai Lama referansı bana Farabi’yi anımsattı. Zaten bu yazının bundan sonrasında da ondan bahsedeceğim. Yıllar önce okumuştum Farabinin ‘Mutluluğu Kazanma’ eserini. Şimdi tekrar okudum. Tekrar tekrar okunması gereken bir kitap. İngilizceye ve Türkçeye çevrilmiş halini internetten indirebilirsiniz. Türkçe tercümeyi kısmen hatalı buldum ve bazı cümleleri anlamam için İngilizcesiyle karşılaştırmam gerekti. Size de iki tercümeyi de indirmenizi tavsiye ederim: İngilizce ve Türkçe.
Mutluluğu Kazanma - Farabi
"Mutluluğu Kazanma" başlıklı risalesinde, Farabi (872-950), antik Yunan felsefesini başlangıç noktası alarak mutluluk nedir ve nasıl elde edilebilir sorularına cevap arıyor.
Önce mutluluğu tanımlayıp onun alabileceği çeşitli biçimleri sıralayan Farabi, ikinci bölümde, insan ruhu ve ruhun mutlulukla olan ilişkisin, açıklıyor. Üçüncü ve son bölüm, bireylerin mutluluğa ulaşması için devletin yapabilecekleri tartışılıyor.
Mutluluğa varan yol
Farabi’ye göre, mutlu olmak isteyen bir insan, mutluluğu ancak kendisi, ailesi, ve milleti için faydalı sonuçlar doğuracak işler yaparak kazanabilir. Böyle işler yapabilmek için sadece istek yetmez aynı zamanda insanın belli meziyetlere de sahip olması gerekir. Risale, bu meziyetleri sıralayarak başlıyor:
Millet ve bireyleri bu hayatta dünyevi ve öteki hayatta ulvi mutluluğa götüren dört ayrı beşer meziyeti vardır:
nazariyat (HG - teoriler, doğruluğu ispat edilmemiş görüşler)
mütalaa (HG - bir konuyu etraflıca düşünmek, okumak, tetkik etmek)
manevi (HG - anlam ve ruhla ilgili)
sanat (HG - ustalık, hüner).
Farabi, Mutluluğu Kazanma, 1. Bl.1
Parantez içindeki açıklamalar bana ait.2 Risalenin geri kalan kısmı insanın bu meziyetleri nasıl geliştireceği üzerine. Gerçekten faydalı işleri becermeye tek insanın gücü yetmeyeceği için, mutluluk aynı zamanda münasip bir sosyal ve siyasi örgütlenmeyi gerektiriyor. Bu yüzden, Risale'nin bazı bölümleri, bin yüz yıl öncesinden bu güne gelen yönetim ve siyaset bilimi dersleri gibi. Bu yazının konusu ile çok ilgili olmadıkları için o bölümleri aktarmayacağım ama Kaynaklar listesinde verdiğim linkleri kullanarak Risale'nin İngilizce ve Türkçe tercümelerini indirip okumanızı tavsiye ederim.
Şimdi, Farabi’nin mutluluğa giden yolda gerekli gördüğü bu dört meziyete biraz daha yakından bakalım. Her birinin yapay zeka paradigmasında bire bir karşılığı olduğunu göreceksiniz.
Nazari Meziyetler
Nazari (teorik) meziyetlerimizi kullanarak etrafımızdaki şeyler hakkında gerçek ve kat’i olarak şu bilgilere (nesnenin dört ilkesi diyor bunlara) ulaşırız (Farabi, Mutluluğu Kazanma, 6.Bl):
Nesne nedir, neyle ve nasıl vardır (İlke 1)
Nesne neden (from what) yapılmıştır, ki buradaki ‘ne-den’ iki unsurdan oluşur:
Hangi fail ilke yüzünden vardır (İlke 2)
Hangi maddeden yapılmıştır (İlke 3)
Nesnenin varlık sebebi nedir (İlke 4)
Gerçek ve kesin bilgiye ulaşabilmek için kullandığımız yöntemin sağlam olması gerekiyor. Bilimsel yöntem ihtiyacını, Farabi şöyle açıklamış:
Kesin gerçeği arıyoruz. Çok defa buna tam olarak ulaşamayıp, biraz katiyet ama biraz da zan ve kanâat edinmiş olabiliriz. Belki, ulaşabildiğimiz aslında bir tasavvurdur (tahayyül); veya ondan sapar sonra tesadüfen onunla karşılaştığımıza inanırız; veya leh ve aleyhteki deliller bize eşit olarak gözükünce aklımız karışır. …(Bunların nedeni yöntem noksanlığıdır)… Bizi değişik kanaatlara götürecek yollarda değişik yöntemler lâzımdır (3.Bl).
Bu yöntemlere değinirken, evreni anlamak için, önce matematik öğrenmemizi tavsiye ediyor Farabi.
Önce sayılarla (yani aritmetik ile) başlar, sonra büyüklüklere (yani geometri) ve daha sonra sayılar ve büyüklüklerle ifade edilen diğer şeylere (mesela ışık bilgisi (optik), hareket, semavi cisimler), müzik, ağırlıklar ve mekanik alanlarına ilerleriz (12.Bl).
Belli bir öğrenme düzeyine gelindiğinde, tek bir insanın evrenin bütün sırlarını anlamasının imkansız olduğu anlaşılır.
… tek başına tüm olgunluklar elde edilemez. … insan başkalarıyla temasa onlarla bir araya gelmeye muhtaçtır. Sığınak ve hemcinslerini aramak bu hayvanın3 tabiatındadır. O yüzdendir ki insan içtimai ve siyasi bir hayvandır denir. Bütün bunlardan, … başkalarıyla çalışma ilkelerini, faaliyet ve hasletlerini araştıran başka bir inceleme konusu yeni bir ilim ortaya çıkar … beşeri ilimler ve siyasi ilimler (18.Bl).
Yapay Zeka paradigmasında ‘Nazari’ meziyetlerin karşılığı, esas çekirdek programdır. Bugünün ChatGPT gibi yarım zekalı programları için, Büyük Dil Modelleridir4. Yarın, değişik teknolojiler olabilir.
Mütalaa Meziyeti
Mutluluk için gerekli ikinci meziyet mütalaa meziyetidir5. Ne var ki, diyor Farabi, bir şeyi mütalaa etmeden önce onun teorisini anlamak gerekir:
Mütalaa meziyetinin nazari meziyetten sonra geldiği açıktır; çünkü mütalaa edilebilecek şeylerin sadece fark edilebilmesi bile o şeylerin nazari olarak farkında olunmuş ve kavranmış olmasını gerektirir (34.Bl).
Kendi başına iyi ya da kötü mütalaa meziyeti yoktur. İyi kötü yargılamasının sonucu, amaca bağlıdır. Önce amacını saptar kaşif, sonra mütalaa edip bu amaca nasıl varılacağını bulur. Kötü amaç peşinde koşan mütalaa gücü kötü, iyi amaç peşinde koşansa iyi olmuş olur. Tabii ki, diyor Farabi, kötü sonuçlar doğuran mütalaa gücüne meziyet değil başka bir şey denmesi gerekir.
Benim anladığıma göre, Farabi’nin mütalaa meziyeti diye tarif ettiği, bizim şimdi uygulamalı bilimler dediğimiz uğraşlara (mesela mühendisliğe) benziyor. İktisadi mütalaa ya da askeri mütalaa olabilir diyor Farabi. Bunlar da kendi içinde daha küçük kısımlara ayrılır. Böylece, bu meziyet, sanat türleri ya da hayat yolları sayısı kadar sayıda kısımlara bölünüp farklı şekillerde tezahür edebilir.
Yapay Zeka paradigmasında, ‘mütalaa’ karşılığı, çekirdek modellerin özel alanlarda ilave eğitimi olarak görülebilir. Mesela, ChatGPT’ye 50 cilt hukuk kitabı okutularak GPT-4 versiyonunun ABD Baro sınavlarını geçebilecek seviyeye ulaşması gibi.
Maneviyat
Farabi, mutluluğun şartlarından birinin manevi ve ahlaki meziyetler olduğunu savunurken aynı zamanda bunların izafiliğine işaret ediyor:
En yararlı ve en asil olan, her zaman,
ya genel kabul gören görüşe göre en asildir;
ya belirli bir dine göre en asildir;
ya da gerçekten en asildir.
Benzer şekilde, erdemli amaçlar ya genel kabul görmüş görüşe göre erdemli ve iyidir; ya belirli bir dine göre erdemli ve iyidir; ya da gerçekten erdemli ve iyidir. Hiç kimse, belli bir dine tâbi kimselerce en güzelin ne olduğunu, kendi erdemleri o dinin erdemleriyle aynı değilse keşfedemez. Bu herkes için böyledir. Hem kuvvetli meziyetler için, hem sınırlı ve daha düşük güçlü meziyetler için geçerlidir6. Bunun için en güçlü mütalaa meziyeti ve en güçlü ahlaki meziyet birbirinden ayrılamaz (33.Bl).
Bu aktardığım pasajda çok ilginç tezler var ama bu yazıyı iyice dallandırıp budaklandırmadan o tezlerin peşinden gitmem imkansız. İlgilenenlere, tüm risaleyi okuyup kendi muhakemelerini yapmalarını tavsiye ediyorum.
Yapay Zeka literatüründe, bu maneviyat konusu şu anda ‘tüzük’ ya da ‘anayasa’ olarak geçiyor. Bazı araştırmacılar, yapay zeka eğitiminde ona aynı zamanda bir ‘anayasa’ öğretilmesi gerektiğini savunuyorlar, Rivayete göre, Anthropic grubunun OpenAI’ den ayrılma sebebi buydu.
Sanat
Burada kasdedilen resim heykel sanatı değil, eski anlamı ile sanat, yani ustalık, hüner, somut sonuç çıkarma becerisi. Bazı sonuçlara ferdi çaba yeter ama toplum için yararı büyük sonuçlar yaratmak için bir çok hünerin bir araya gelmesi lazım. O zaman, diyor Farabi, esas baş hüner bu diğer hüner bileşenlerinin hepsini bir gaye etrafında toplayabilme hüneridir. Mesela, bir orduyu savaşa sokmak için lojistik, mutfak, süvarilik, seyislik, demircilik, silahşörlük ve daha nice hünere ihtiyaç vardır. Kumandanlık sanatı bütün bunların üstünde bir sanattır.
Baş sanatlar bütün sanatların işlerini kullanmadan onları yapmayacağımız sanatlardır. O, gayesini diğer bütün sanatlarda aradığımız bir sanattır. Öyleyse, bu sanat, sanatların başı ve sanat bakımından en kuvvetlisidir. … bu sanatı, geri kalan sanatlar takip eder. Bir sanat, eğer gayesini ancak kendi kategorisinde bulunan tüm diğer sanatları kullanarak yapılabiliyorsa, o kategorideki sanatlardan
daha güçlü ve daha olgundur (32.Bl)
Konuya geçen yazımda yapay zeka mühendisliğinden bahsederken değinmiştim. Belli bir mühendislik hizmeti veren yapay zeka programı bu hizmeti vermek için bir sürü özel amaçlı alt programı çalıştıracak ve ancak onlardan gelen sonuçları birleştirerek nihai ürünü sunma becerisine ulaşacaktır. Yani, Farabi’nin tasnifine göre, Yapay Zeka programı Üst Sanat uygularken, özel mühendislik hesap programları cüz’i sanat şekilleri uyguluyor olacak.
Kullanıcıların Takdirleri ile Mutlu Olan Program
Özetle, Farabi, insanlık için iyi işler çıkaranların mutlu olacağını ve iyi iş yapmak için de belli dört meziyet gerektiğini savunuyor. Bu dört meziyetin her birinin Yapay Zeka program paradigmasında karşılığı olduğunu yukarıda izah ettim.
Peki bu mutluluğu yapay zeka nasıl idrak edecek. İnsanda mutluluk olarak tanımlanabilecek hissin, dopamin ve serotonin gibi kimyasallarla ilişkili olduğu söyleniyor. İnsan vücudu, iyi işler beceren beyni nasıl dopaminle mutlu ediyorsa, bir bilgisayar programı için de onun mutluluğuna denk gelen ödül fonksiyonları olacaktır. Bunlar ilkel şekillerde daha şimdiden var ama ileride kendi CPU zamanını kendisi tanzim edecek olan Genel Yapay Zekayı doğru şekilde motive etmek için çok değişik yöntemler ortaya çıkabilir.
Farabi Hakkında Konumuz Dışı Son Sözler
Farabiyi okurken ilk aklıma gelen soru bu kadar önemli bir öncünün bugünün islam dünyası düşüncesinde niçin bu kadar az yansıma bulmuş olması. Belki buna Abbasiler yıkıldıktan sonra İslam düşüncesine egemen olan Eş’arilik oldu. Eş’ariliğe göre, bütün evren nedenlerini bilmediğimiz bir ilâhî ilkenin ürünüdürler ve bu evreni bu ilke yönetir. Bu anlayışça, bütün tabiat olaylarını Allah'ın fiilleri yapmaktadır ve bu yüzden son tahlilde Allah kelamı harici araştırma yapma ihtiyacı yoktur çünkü tüm hakikat o kelamda saklıdır.
Oysa bu konuda antik Yunan felsefesinin takipçisi Farabi’ye göre, fiziksel evren dinsel kurguların önünde gelir:
İmdi, evrendeki varlıklar hakkında bilgi edinilip onlardan öğrenilirken onların manaları kendi aklımızla kavranıp gözlemle tasdik ediliyorsa, işte bu şekilde bilgilenmeleri içine alan ilim felsefedir. Fakat bunlar hakkındaki bilgilerimiz onlara uyan misaller yoluyla hayal edilerek bulunuyorsa ve bu bilgilerin tasdiki ikna ile sağlanıyorsa, işte eskiler bu bilgileri kapsayan şeye din diyorlar. … Bu yüzden, eskilere göre din felsefenin taklididir. Her ikisi aynı konuları içermekte ve varlıkların en son ilkelerini vermektedir. … Felsefede her bilgi gözleme dayanır, din ikna yöntemini kullanır (55. Bl)
Farabi’nin bu sözleri, Eş’arilere küfür gibi gelmiştir. Mesela, İmam Ghazali’ye göre, Farabi tarafından savunulan evrenin yani fiziksel varlığın önceliği ve doğayı anlamak için ikna değil gözlem gereği küfürdür ve bu yüzden Farabi kafirdir (Sweeney, 2011). Benim bildiğim kadarı ile, bugünün İslam düşüncesi, son tahlilde Ghazali düşüncesidir. Bu konuda daha fazla fikir yürütecek kadar bilgim yok ama keşke diyip esef duymuyor da değilim.
Kısa Kısa
Yapay zeka (AI) çalışmalarına altı ay ara öneren mektubu imzalayanlar arasında Elon Musk, Steve Wozniak, Harari gibi tanıdık isimler vardı. AI kötü emeller için kullanılır ve işsizliğe yol açar gibi Luddite kaygılar içeren mektup iki gün içinde unutuldu.
Avustralya geçen ay ABD ve İngiltere ile AUKUS denizaltılarının tedariğinde anlaştı. Hem ABD den hem İngiltere’den toplam 8 nükleer denizaltı satın alacak Avustralya ve ülkeye maliyeti 368 milyar dolar olacak (Guardian). Ben İşçi Partisinin bu işi sürüncemeye sokacağını sanıyordum. Yanılmışım.
Ted Lasso’yu seyretmemişseniz hemen seyretmenizi tavsiye ederim. Harika bir dizi. Şimdi üçüncü sezon.
Kaynaklar
Al-Farabi’s Philosophy of Plato and Aristotle, Macmillan 1962.
Farabi, Mutluluğu Kazanma, Eflatun Felsefesi, ve Aristo Felsefesi. Üç Risale bir arada, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Yayınları No:115, Basım yılı: 1976.
Darwin, C. (1876). The Descent of Man, and Selection in Relation to Sex. New York. NY: D. Appleton and Company.
Gu S, Wang F, Patel NP, Bourgeois JA, Huang JH. A Model for Basic Emotions Using Observations of Behavior in Drosophila. Front Psychol. 2019 Apr 24;10:781. doi: 10.3389/fpsyg.2019.00781. PMID: 31068849; PMCID: PMC6491740.
Izard, C. E. (2007). Basic emotions, natural kinds, emotion schemas, and a new paradigm. Perspect. Psychol. Sci. 2, 260–280. doi: 10.1111/j.1745-6916.2007. 00044.x
Sweeney, M. (2011). Greek Essence and Islamic Tolerance: Al-Farabi, Al-Ghazali, Ibn-Rush’d. The Review of Metaphysics, 65(1), 41–61.
Çevirmen (Hüseyin Atay), risaledeki paragraflara Bl. olarak atıfta bulunuyor. ‘Bölüm’ anlamında sanırım. Ben de aynı notasyonu kullanıyorum. ‘Mutluluğu Kazanma’ risalesinde 64 bölüm (64 Bl.) var.
Çeviride kullanılan terimleri de biraz değiştirdim. Bin yüz yıl önce yazılmış bir eseri bire bir tercüme etmek bence sorunlu. Kelimelerin anlamı değişebiliyor. O yüzden, çevirmenlerin seçtiği kelimeler yerine metinde bilahare yapılan izahatlara daha uygun olanları kullandım. Mesela, üçüncü meziyet İngilizce tercümede moral, Türkçe tercümede ahlak diye yazılmış. Ahlak deyince akla etik geliyor. Farabi’nin kasdettiği meziyet etik yanları içeriyor ama sadece etik değil. O yüzden ben manevi dedim. ‘Maneviyatı kuvvetli’ denir ya dürüst güvenilir insanlar için, o anlamda.
Bölümde, insan ‘akıllı hayvan’ olarak tanımlanır.
Large Language Models. Daha fazla açıklama için geçen yazımı okuyun.
İngilizce tercüme ‘deliberative virtue’ diyor. Türkçe tercümede Prof Atay tarafından kullanılan ‘düşünce erdemi’ bana yeterince tanımlayıcı gelmedi. Birinci erdem (nazari erdem) de ‘düşünce erdemi’ olarak adlandırılabilir. O yüzden, ben ‘mütalaa’ yani okuyup inceleme kelimesini kullanmaya karar verdim.
Farabi, mütalaa meziyetinin kuvvetini mütalaa gayesinin kapsamına ve yararına bağlı olduğunu izah ediyor aynı risalenin başka bir bölümünde.
Her yazınızı mutlulukla okuyorum, ellerinize sağlık.
Halim Hocam önemli bir konuyu derinlemesine incelemişsin. Emeklerine sağlık. Yapay zeka, ileride maneviyatı yüksek bir seviyeye gelir diye umuyorum