Elon Musk: Uzaylı

Elon Musk'u dünyanın en zengin adamı yapan Tesla da olsa, Musk'ın geleceğe bırakacağı en önemli mirasın uzay endüstrisini dönüştürmedeki başarısı olacağını düşünüyorum..

Lütfen abone olun; lütfen paylaşın

Adresi kopyalayıp ( _↑_ Copy Link) WhatsApp grubunuza gönderebilirsiniz.

Kısa özet

🚘 Forbes tarafından dünyanın en zengin insanı olarak bilinen Elon Musk, finansal başarısının çoğunu Tesla'ya borçlu ama onun geleceğe bırakacağı en önemli mirasın uzay sektörünü dönüştürmedeki başarısı olacağını düşünüyorum..

🚀 SpaceX, havacılık endüstrisindeki geleneksel maliyet artı sözleşmelere meydan okuyarak başarılı oldu.

🛰️ İlk aksaklıklara ve iflasın eşiğine gelmesine rağmen SpaceX, Falcon 1 başarısını takiben Uluslararası Uzay İstasyonuna ikmal görevleri için önemli bir NASA sözleşmesi imzaladı.

🌓SpaceX'in başarıları arasında ilk yere geri dönen yeniden kullanılabilir roket, Starlink uydu internet hizmeti ve NASA yeni Ay misyonu için seçilen Starship yer alıyor.

👏 Musk'ın SpaceX'i uzay araştırmalarını yeniden canlandırarak, Mars'ta koloni kurma hedefine doğru önemli ilerlemeler kaydetti ve insanlığın uzay serüveninde yeni bir dönem başlattı.

---

Forbes listesi Elon Musk’ı dünyanın en zengin adamı olarak gösteriyor:

Elon Musk'u dünyanın en zengin adamı yapan Tesla da olsa, Musk'ın geleceğe bırakacağı en önemli mirasın uzay endüstrisini dönüştürmedeki başarısı olacağını düşünüyorum.

---

Pek çok insan hayata fakir başlayıp zengin olmayı başardı. Ama Elon Musk gibi, ilk servetini kazandıktan sonra parasını yatırıp rahat etmek yerine, hepsini riske sokup yeni bir işe katılan; ve ikinci kere de şanslı olup servetini çok daha fazla arttırdıktan sonra, artık şansı zorlamayayım bu kadar para bana yeter demek yerine o anki bütün servetini tekrar riske edip hatta beş benzemez alana yatırıp tekrar hepsini riske atan birini ben duymadım.

En baştan başlayalım. Elon, Errol ve Maye Musk'un Güney Afrika'da doğan üç çocuğundan biriydi. Bir ağabeyi vardı, Kimbal, ve bir kız kardeşi, Tosca. Anne baba, Elon beş yaşındayken ayrıldılar. Elon kısmen annesiyle, kısmen de babasıyla büyüdü. Güney Afrika standardlarına göre, orta sınıf bir aileydiler. 1989'da Elon, kardeşleri ve annesi Kanada'ya göç ettiler ve orada yoksulluğu tattılar. Geçimlerini anca sağlıyorlardı ve lükse yer yoktu.

Elon, Kanada'daki Queens üniversitesinde yüksek öğrenime başladı ancak daha sonra 14.000 dolarlık bir bursla Pennsylvania Üniversitesi'ne transfer etti. Fizik ve İşletme alanlarında çift diploma yaptı. On bir yaşından beri bilgisayarlarla da çok ilgiliydi¹.

Penn sonrası sonra Stanford Üniversitesi'nde Malzeme Bilimi üzerine yüksek lisans programına kaydoldu. Musk'ın o dönemde mantra gibi tekrarlayacağı bir yaşam vizyonu vardı: İnsanlığı gerçekten etkileyecek üç şey var: İnternet, sürdürülebilir enerji ve uzay yolculuğu.

O zamanlar internet yeni çıkmıştı ve o da ordan başladı.

Stanford kaydını erteletti (bir daha da geri dönmedi) ve kardeşi Kimbal ile bir internet şirketi kurdu. Ürün, harita yazılımıyla birleştirilmiş, çevrimiçi olarak aranıp kullananlara yön gösterecek bir işletme rehberi olan Zip2'ydi. , Dört yıldan kısa bir süre şirketi büyütüp, 1999'da 307 milyon dolara Compaq'a sattılar². VC yatırımcılarının payını çıkarınca iki kardeşe toplam 37 milyon dolar kaldı.

Fakir bir göçmen olarak işe başlayan biri için bu, hayal bile edilemeyecek bir ödüldü. Daha az hırslı bir adam muhtemelen emekli olur ve bu meblağla rahat bir şekilde yaşardı. Musk bunu yapmadı. Bir kısmını harcadı (kardeşiyle birlikte babasına 300.000 dolar, annesine 1 milyon dolar verdi; 1 milyon dolara bir McLaren F1 spor arabası satın aldı³) ve geri kalanını yeni kurduğu X.com'a sermaye yaptı⁴.

Rakipleri Peter Thiel ile birleştikten sonra, X, PayPal⁵ oldu ve eBay tarafından 2002 yılında 1,5 milyar dolara satın alındı. Musk’ın payına 250 milyon dolar düşüyordu. PayPal ortakları o zamandan bu yana bu vurgundan paylarına düşen gelirle yaşıyorlar. Ama Musk öyle yapmayacaktı. Tek ikilemi, bir değil bir çok şey yapmak istemesi ve karar vermenin zor olmasıydı.. 

Sonunda hepsini bir arada yapmaya karar verdi.

Mars Projesi

2000 yılında Güney Afrika gezisi sırasında sıtmaya yakalandı. Yeterince erken teşhis konulamadığı için neredeyse ölüyordu⁶.

Ertesi yıl uzayda bir şeyler yapma zamanının geldiğine karar verdi. Ne yapmalı diye düşünürken, tesadüfen bir araya geldikleri James Cameron, Musk’ı insanlığın diğer gezegenlere yayılmak zorunda olduğuna ve ilk adımın Mars olduğuna ikna etti.

Elon ilk olarak ikinci el roket alıp Mars’a bir deneme seferi yapma olanaklarını araştırdı. O günlerde yedek roketi olan tek kişi Ruslardı. Musk, eski Sovyet roketlerinin peşinde iki kez Moskova'ya gitti ancak Ruslar onu ciddiye almadılar. Eski füze olan iki Dnepr roketine talip olundu. Ruslar ikisi için önce 18 milyon dolar dediler ama daha sonra tek roket için bu rakamı 21 milyon dolara çıkardılar.

Musk Rusya’dan çok mutsuz döndü ama sonunda Rusya'nın küçümsemesi, onu zamanımızın en cüretkar girişimlerinden birini tasarlamaya itti: önce uydu, ardından insanları yörüngeye fırlatabilecek ve daha sonra onları Mars'a ve ötesine gönderebilecek özel roketler inşa etmek. Bu planın avantajı, Mars Misyonunu, Musk'un her aşamada masraflarını telafi etme fırsatına sahip olduğu aşamalı bir ticari proje haline getirmesiydi. Bu asında Elon için tipik bir durumdu. PayPal arkadaşlarından biri olan Reid Hoffman'ın söylediği gibi, "Elon bir görevle başlar ve daha sonra bu görevi finansal açıdan yürütmenin bir yolunu bulur. Onu bir doğa gücü yapan da budur."

SpaceX

Elon Musk, roket yapmak için SpaceX şirketini kurar. İlk ürün Falcon 1, Elon'un kendi fonları kullanılarak tasarlanır ve üretilir. O zamanlar uzay sanayii, projelerin NASA'nın maliyet artı kar sözleşmeleriyle sınırlı sayıda şirket arasında dağıtıldığı korunaklı bir alandı. Maliyet artı kar sözleşmesi demek, şirketlerin sabit bir fiyat taahhüdünde bulunmadığı anlamına geliyordu. Yaptıkları masrafları NASA’ya faturalarlardı, NASA da o masrafların üzerine önceden belirlenmiş bir kar marjı koyarak ödemeyi yapardı.

Maliyet artı sözleşmede, şirketin maliyetleri düşürmesi için bir teşvik yoktur. Bu nedenle her şey olması gerekenden çok daha pahalıya mal olur. Danışman olarak çalıştığımda, maliyet artı sözleşmeleri severdik.

Musk bu düzene karşı çıktı. 2004 yılında NASA, rakip roket şirketi Kistler Aerospace'e rekabetçi ihale olmaksızın 227 milyon dolarlık bir sözleşme vermişti. Sözleşme, Uluslararası Uzay İstasyonuna (ISS) malzeme götürülmesi içindi. Musk, Space X'in daha iyisini yapabileceğini düşünüyordu. NASA'ya dava açtı ve kazandı. Mahkeme, NASA'ya yeniden ihale emretti ve SpaceX yeni ihalenin büyük bir bölümünü kazandı.

Musk, Boeing, Lockheed ve diğerleri gibi yerleşik şirketlerin oligopolünü yıkmak için maliyet artı sözleşmelere karşı enerjik bir şekilde lobi faaliyetine girişti. Senato Komitesi önünde ifade verdi. "Boeing ve Lockheed maliyet artı kıyaklarının devam etmesini isterler tabii" dedi. “Bir projeyi hiç bitirmemek onların işine gelir. Eğer maliyet artı sözleşmeyi bitirmezsen, ilanihaye hükümetten nemalanmaya devam edersin. O zaman niye bitiresin.” Musk, köklü şirketlerin SpaceX ile maliyet konusunda rekabet edemeyeceklerini biliyordu. Bu nedenle, şirketlerin kendi sermayelerini riske atıp, yalnızca belirli kilometre taşlarına ulaşıldığında ödeme alacakları bir alternatif öne sürdü. Hükümet onun yaklaşımını kabul etti ve SpaceX, Musk’ın öngördüğü gibi, birkaç yıl içinde roket sanayiindeki rakip firmaların önüne geçmeyi başardı.

Ama bu kolay olmadı. Bir dizi kötü karar ve kötü şans neredeyse şirketi ve Elon Musk'ı iflas ettiriyordu.

Kwaj Test Sitesi

SpaceX, 2003 yılında, Malezya için bir iletişim uydusu fırlatmak üzere 6 milyon dolarlık bir anlaşma imzaladı. Musk, bu iş için Hava Kuvvetleri'nin Kaliforniya'daki Vandenberg sahasını kullanmak istedi ama vermediler. O zaman SpaceX, Marshall Adaları yakınındaki Kwaj atoll bölgesini kullanmaya karar verdi. Yer Los Angeles'ın 8000 kilometre batısında, Pasifik Okyanusu'nun ortasındaydı. Musk şimdi bunun kötü bir karar olduğunu söylüyor. Vanderberg'i beklemeleri gerekirdi.

Öte yandan ekibin Kwaj adasında geçirdiği dört yılın onları bir aile gibi yaptığı da söylenebilir. Sonu iyi biten her şey iyidir denilir.

Kwaj'da, ilk roketleri Falcon 1'i üç kez denediler ama başarılı olamadılar. İlk fırlatma denemesi, yakıt hattındaki paslanmış somunun kırılması nedeniyle başarısız oldu. Paslanmanın sebebi büyük ihtimalle bölgedeki tuzlu havaydı. İkinci seferde, yakıtın çalkalanması nedeniyle, yükselmenin beşinci dakikasında kontrol kaybedildi ve roket suya çakıldı. Geriye dönüp bakıldığında, tank içi bölmeler (baffles), bunu çok rahat önleyebilirdi. Bu da onlara bir başka ders oldu. Üçüncü fırlatma denemesi de ayrılan boosterin yanlış yöne gitmesi ve yüke çarpması nedeniyle başarısız oldu.

Üç başarısız fırlatma, SpaceX'in sermayesini tüketti. Musk'un diğer girişimi Tesla da kısmen Küresel Mali Krizin etkilerinden dolayı, o sıralar çok kötü gidiyordu. Musk iflasın eşiğindeydi. Eski PayPal ortakları yardıma geldi. Peter Thiel SpaceX’e 20 milyon dolar yatırdı.

Bu yeni sermayeyle, 28 Eylül 2008'de SpaceX ekibi yeniden denedi. Bu dördüncü denemede her şey mükemmel gitti ve yük, amaçlanan yörüngeye bırakıldı.

Falcon 1, yörüngeye ulaşan ilk özel sektör yapımı roketti. Boeing'in 50.000 çalışanı olan uzay bölümüyle karşılaştırıldığında SpaceX'in yalnızca 500 çalışanı vardı. Bu beş yüz personel, Falcon 1 roketini sıfırdan başlayıp tasarladı, modelledi ve inşa etti. Çok az dış kaynak kullanıldı. Finansman büyük ölçüde Musk'un cebinden çıkıyordu.

Başarılı fırlatma, SpaceX'i bir gecede güvenilir bir şirket haline getirdi. Uzay Mekiği'nin ardından NASA, Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) mürettebat ve kargo göndermenin yeni yollarını arıyordu. Falcon 1'in başarılı lansmanından üç ay sonra, 22 Aralık'ta NASA, SpaceX ile ISS'ye 12 gidiş-dönüş yolculuğu için 1,6 milyar dolarlık bir kontrat imzaladı.

SpaceX'e Cape Kennedy üssünde test alanı verildi

SpaceX, ABD Uzay endüstrisi manzarasının bir parçası haline gelmişti artık. Örneğin Florida'nın Cape Kennedy şehrinde bir test sahası kiralayabildiler. Artık her fırlatma için dünyanın yarısını dolaşıp Kwaj'a gitmek zorunda değillerdi.

ISS'ye kaldırılacak yük daha ağırdı. Musk yeni bir motor yapmak istedi ama SpaceX personeli yeni bir riske girmeden, bildikleri Falcon 1 motorlarını kullanarak yeni bir taşıt tasarımına ikna ettiler onu. Dokuz adet Falcon 1 motoru kullanan yeni roketin adı Falcon 9 oldu.

Falcon 9 daha ilk denemede başarıyla fırlatıldı. SpaceX'in geleceği için bu çok iyi bir işaretti. Aslında o andan itibaren SpaceX başarıdan başarıya ilerledi. Zaman zaman karşılaşılan engeller şirketin asıl misyonu olan Mars'a seyahatten uzaklaşmasına neden olmadı. Detaylı hikaye için Isaacson’un kitabını okumanızı öneririm.

Bazı kilometre taşları

21 Aralık 2015 - Falcon 9 iticisi (booster), yükünü yörünge hızına çıkardıktan sonra Cape Kennedy'ye geri döner ve fırlatma rampasına geri iner. Yeniden kullanılabilir bir roketin ilk gösterimi.

Mayıs 2019 - Falcon 9, Starlink uydularını yörüngeye fırlatmaya başladı. Musk artık kendi internetine sahipti. 2021'in ortalarına gelindiğinde 2000 Starlink uydusu fırlatılacak ve uzay tabanlı internet 14 ülkede kullanıma sunulacaktı.

2021 - NASA, ay projesinin ikinci aşaması için astronotları ve kargoyu Ay'a götürüp geri götürmek üzere SpaceX Starhip'i seçti. Birkaç ay önce bunun hakkında yazmıştım.

---

Özetle, Elon Musk ve SpaceX, uzay yolculuğunu yeniden mümkün hale getirdi. Ay'a yapılan son insanlı yolculuktan (Apollo 17, Aralık 1972) 50 yıl sonra, insanlık yeniden Ay'a gitmeyi ve bu sefer muhtemelen orada kalmayı planlıyor. Bu Elon Musk ve SpaceX sayesinde oldu.

Kısa Kısa

ABD'de Bebek Ölümleri

NVSS Vital Statistic Rapid Release Report No 33, Kasım 2023

Amerika Birleşik Devletleri'nde bebek ölüm oranı 2021'den 2022'ye %3 artmış; bu, 2001'den 2002'ye bu yana gözlenen, ilk yıldan yıla artışmış. 2002'den 2021'e kadar bebek ölüm oranı %22 azalmıştı. İlginçtir ki yalnızca erkek bebek ölümlerinin arttığı belirtiliyor. Bu istatistiksel bir anormallik olabilir veya ABD sağlık hizmetlerinde bozulmanın bir göstergesi veya başka bir şey olabilir. Gelecek yıllarda izlenmesi gereken bir trend.

Haftanın You Tube videosu

Bu hafta tavsiye ettiğim video, Britanya Başbakanı Rishi Sunak ile Elon Musk’ın Londra’da Yapay Zekanın küresel riskleri üzerine yaptıkları sohbet::

Bu videoyu öneriyorum çünkü yapay zeka tartışmasında biraz serin kanlılığa ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Pek çok insan yaklaşmakta olan yapay zeka devriminden ölesiye korkuyor ve bu korku sağlıklı bilgilenmeden ziyade iki kaynaktan atılan iddialardan besleniyor:

• Harari gibi popüler sosyologlar (sadece Harari değil ama Türkiye’de çok popüler olduğu için onu zikrettim), bu konuda bol bol ve keskin konuşarak kendi vitrinlerini besliyorlar. Ayrıca, muhtemelen, yetkin bir yapay zekanın, daha iyi olmasa da, en az onlar kadar aforizma yazabileceğini yani bir mesleki rakip olduğunu anlıyorlar.

• OpenAI, Google gibi teknolojiye yön veren şirketlerin patronları, piyasada yeni şirketleri rekabet haline gelmeden kontrol edip bastırmak için büyük şirket güdümlü kanuni düzenleme istiyor.

Elon Musk, yapay zekanın geleceği konusunda iyimser. Önlem alınması gerektiğinin farkında ve bunun mümkün olduğuna inanıyor. Merhum Iain Banks'ten gelişmiş yapay zekanın mümkün kıldığı bolluk dolu bir geleceği tasvir eden bir yazar olarak bahsetmesi ilgimi çekti. Çoğu kişi gelecekteki yapay zekâ konusunda konuşurken Gibson veya Stephenson'ı seçerdi ama ben Musk'ın Banks referansına katılıyorum. Bu teknolojiye bir referans değil, çalışan bir teknolojiye sahip olduğumuzda nelerin mümkün olacağına bir referans,

Pascal Hagi

Gündüzleri ofisimin kapısını kapalı tutup, Pascal ve Hagi'yi dışarıda, bahçeye kilitliyorum. Aksi halde masa üstüne uçup klavyede bana katılıp her türlü kargaşayı çıkarıyorlar. Hava kararmaya başlayınca kapıyı açıyorum. Hızla uçuyorlar, önce Pascal, ardından Hagi onu takip ediyor. Onlara ikindi atıştırmalık olarak bir marul yaprağı veriyorum. Ana yemleri kafes içinde ama yeşillik yiyerek dengeli beslenmelerini seviyoruz.🥬🥬👍.

İlginçtir ki sadece yukarıdaki gibi tabakta servis ettiğimde yiyorlar. Yaprağı rafa bırakırsam Pascal alıp yere atıyor ve "Ooo, sorry" diyor. İnanmadınız belki ama tamamen doğru.

Pascal nerden olursa büyücek parçalar alıyor ama Hagi damarların arasındaki yaprak bölgesinden küçük lokmalar koparmayı tercih ediyor.

Günlük

Sunny Park alışveriş merkezindeki otoparkın bir kısmını iptal ettiler ve yere bir çukur kazdılar. Toprağın rengi ilgimi çekti.

Kırmızı renk muhtemelen demir oksitlerden geliyor. ChatGPT'den kırmızı toprak hakkında bilgi istedim. Asıl sebebin demir oksitlerin varlığı olduğunu teyit etti. Oksidasyon sıcak nemli iklimlerde artarmış ve bunun sonucunda kırmızı topraklar tropik veya subtropik bölgelerde daha yaygınmış. Ayrıca, iyi drenajlı toprakların kırmızı olma olasılığı daha yüksekmiş çünkü su ve hava akışı oksidasyonu teşvik edermiş. Son olarak, eski (jeolojik olarak eski) topraklar daha yoğun kırmızı imişler hava ve suya daha uzun süre maruz kaldıkları için. Bunların hepsi yukarıdaki fotoya uyuyor. Memleketim Eskişehir'in Kızıltoprak adında bir banliyösü vardı ancak toprağın gerçekte ne kadar kırmızı olduğunu hatırlamıyorum..

---

Zika Ekmek İstatiskleri

Okurlar geçmiş gönderilerden hatırlayacaklardır, ekşi maya kültürünün yenisi yapıldığında etkisini tesbit için Zika Fırın’dan satın aldığım ekşi maya ekmeğinin yükseklik ölçümlerini burada aktarıyordum. Artık çoğalan verileri grafik olarak sunmaya karar verdim⁷:

Günleri saymaya, 4 Ekim 2023’den başlıyorum. Şimdi farketim, sol y-ekseni (Height yani yükseklik) birimleri cm değil mm olmalı.

1. Çalışıp kazandığı kendi parası ile bir Vic 20 alıyor onbir yaşında.

Sene 1983 herhalde. O zamanlar ben de bir Sharp bilgisayarı almıştım ama Vic 20 yi hatırlıyorum. O dönemde programlar ses kasetleriyle geliyordu. BASIC kullanarak kendi programınızı yazabilirdiniz (Sharp'ta ayrıca PASCAL vardı). Henüz internet yoktu.

Ayrıca kitaptan Sid Meir'in Civilization adlı bilgisayar oyununu da sevdiğini öğrendim. Bu oyunu 1993 yılında keşfettim ve uzun süre bağımlısı oldum. Ondan sonra pek bilgisayar oyunu oynamadım. Benden farklı olarak Musk daha sonra Warcraft'a geçmiş ve hala trajik bir bilgisayar oyunu meraklısı imiş.

2. Bu bir şanstı çünkü internet balonu 2000 yılında patladı ve balonun patlamasından sonra satılsaydı değerinin ne olabileceğini tahmin etmek imkansız.

3. Tam bir otomobil heveskarı idi. Penn'deyken 20 yıllık bir BMW 300i'si vardı. Parçalayıp tekrar birleştirmeyi seviyordu. 4 vitesli bir arabaydı ama vites kutusunu çıkarıp yerine yeni 5 vitesli şanzıman taktı. Araba ile uğraşmayı severdi

4. Evet, Twitter’in X olması o zamanki bu X şirketine dayanıyor

5. Musk, X.COM adını kullanmak ve aynı zamanda gerçek bir dijital banka vizyonunu sürdürmek istedi. Ancak Thiel ve yatırımcılar aynı fikirde değildi ve Musk, ortaklık hissesini saklı tutarak yönetimden ihraç edildi. Bu girişimden kazandığı para göz önüne alındığında böyle olması muhtemelen onun için daha iyi oldu.

6. Sudan'da çalışırken sıtmaya yakalanan ve Türkiye'de ilk başta teşhis edilemeyen bir mühendis arkadaşımın başına da benzer bir olay geldi. Şans eseri, doğru teşhisi koyan Profesör Esin Davudoğlu Şenol tarafından görüldü ve arkadaşım ölümden öyle kurtuldu.

7. VS Code co-pilottan bu grafiği oluşturan fonksiyonu yazmasını istedim. Yapay zekanın kodlamaya nasıl yardımcı olabileceğini öğrenmek isteyen Python kullanıcıları için buraya kopyalıyorum. Bunu kendim de kolaylıkla yapabilirim ama muhtemelen en az bir saatimi alır. Co-pilot yardımı ile beş dakika sürdü.

import matplotlib.pyplot as plt
import datetime
from datetime import datetime

def zikaplot(date, height, weight):
    # Convert date strings to datetime objects
    dates = [datetime.strptime(d, '%d/%m/%y') for d in date]
    
    # Calculate number of days since the first date
    days = [(d - dates[0]).days for d in dates]
    
    # Normalize height and weight to the first value
    norm_height = [h / height[0] for h in height]
    norm_weight = [w / weight[0] for w in weight]
    
    # Plot height and weight versus number of days
    plt.plot(days, norm_height, label='Height')
    plt.plot(days, norm_weight, label='Weight')
    plt.xlabel('Number of days')
    plt.ylabel('Normalized value')
    plt.legend()
    plt.grid()
    plt.show()

date=["4/10/23", "11/10/23", "17/10/23", "24/10/23", "31/10/23", "3/11/23"]
height=[150, 115, 107, 130, 135,145]
weight=[569, 544, 544, 528, 538,547]
zikaplot(date, height, weight)

# Now plot height and weight on different axes
def zikaplot2(date, height, weight):
    # Convert date strings to datetime objects
    dates = [datetime.strptime(d, '%d/%m/%y') for d in date]
    
    # Calculate number of days since the first date
    days = [(d - dates[0]).days for d in dates]
    
    # Plot height and weight versus number of days
    fig, ax1 = plt.subplots()

    ax1.set_xlabel('Number of days')
    ax1.set_ylabel('Height (cm)', color='tab:red')
    ax1.plot(days, height, color='tab:red')
    ax1.tick_params(axis='y', labelcolor='tab:red')
    
    ax2 = ax1.twinx()  # instantiate a second axes that shares the same x-axis

    ax2.set_ylabel('Weight (g)', color='tab:blue')  # we already handled the x-label with ax1
    ax2.plot(days, weight, color='tab:blue')
    ax2.tick_params(axis='y', labelcolor='tab:blue')
    ax2.set_ylim(400, 600)

    fig.tight_layout()  # otherwise the right y-label is slightly clipped
   
    plt.show()
zikaplot2(date, height, weight)