Elon Musk hakkında konuşalım biraz
Öyle bir dönemden geçiyoruz ki, sonunda ayakta kalacaksak bu tamamen insanlık olarak sergileyeceğimiz yaratıcılık sayesinde olacak. Elon Musk o yüzden önemli.
Lütfen abone olun; lütfen paylaşın
Adresi kopyalayıp ( _↑_ Copy Link) WhatsApp grubunuza gönderebilirsiniz.
Bazı insanlar içinde bulunduğumuz karmaşa için "polikriz" kelimesini kullanıyor. Bu, birbiriyle kesişen ve birbirini şiddetlendiren eş zamanlı birden fazla kriz anlamına geliyor. Bu kelimeyi sevmedim. Eş zamanlı birden fazla kriz yaşıyoruz ama bunları daha büyük bir şeyin tezahürü olarak görüyorum.
Avrupa ülkeleri buhar makinesi icadı ve sanayi devrimi ile teknolojik ilerlemeyi başlattı, dünyanın geri kalanı da onları taklit etti. Bu durum, yirminci yüzyılın son çeyreğinde ABD'nin tartışmasız askeri ve ekonomik hegemon olduğu tek kutuplu dünya düzeniyle sona erdi. İlginç bir şekilde, ABD'nin zirvede yer alması teknolojideki durgunluğun başlangıcıyla aynı zamana denk geliyor. Arada bir neden sonuç ilişkisi var mı bilmiyorum ama farklı iki akımın beraber etkileşimi ile bu dönem sona ermek üzere. Dünya yeniden çok kutuplu hale geliyor ve elli yıldır durağanlaşan teknoloji güçleri yeniden hızlı yükselişine başlıyor. Blogumda yeniyseniz bu konuda önceden yazdıklarıma buradan başlayın ve sonraki haftalık yazılarla devam edin.
Yaklaşan bu yeni çağ için, ROGUE Çağı1 terimini kullanmaya karar verdim.
ROGUE Çağı'nda, on dokuzuncu yüzyılda olduğu gibi yine teknolojik ilerleme ana belirleyici olacak ve bu ilerlemeleri mümkün kılan bilim adamları ve mühendisler, benim neslimin Watt, Edison, Graham Bell, Marconi gibi geleceğin okul çocuklarının okuyup ezberledikleri isimler haline gelecekler. .
Geleceğin okul çocuklarının ezberleyeceği isimlerden biri de Elon Musk. Daha önceki bir yazımda, Musk'un SpaceX şirketinin on yılda yörüngeye paket gönderme maliyetini nasıl azalttığını yazmıştım. Bu onun marifetlerinin sadece biri. Elon Musk'un yirmi birinci yüzyılın en iyi mühendislik girişimcilerinden biri olarak hatırlanacağını düşünüyorum. Eğer bugün genç bir mezun mühendis olsaydım onun yanında çalışma fırsatı yakalamak için çok çabalardım. Ne var ki 68 yaşında emekli bir Makine Mühendisliği Profesörüyüm ve yapabileceğim en iyi şey, yazılarımı takip eden genç mühendislere Musk gibi olma ilhamı vermek amacıyla onun hakkında yazmak.
Walter Isaacson tarafından yazılan mükemmel bir biyografi kısa süre önce yayınlandı. İki yıl önce Isaacson'ın Leonardo Da Vinci biyografisini okumuştum ve bu nedenle Musk kitabını büyük umutlarla aldım. Hayal kırıklığına uğramadım. Okumanızı tavsiye ederim. Çok uzun olduğunu biliyorum ama PayPal zengini Musk, Tesla milyarderi Musk, uzay adamı Musk, Twitter'ın yeni sahibi, vb. gibi her biri benim gibi normal fanilere bir ömür sürecek bir çok hayatı tek bir yaşama sıkıştıran bir adamın hikayesi sonunda. Uzun olmak zorunda.
Edebi eleştiri ya da sıkıcı bir özet yazmak istemedim. En çok ilgimi çeken kısımlara odaklanarak farklı Musk’ların farklı hayatlarından bahsedeceğim.
Ürün Tasarım Başarısı için Elon Musk yöntemi
Bu hafta bir meta teknoloji, ürün tasarımı hakkında yazmak istiyorum. Walter Isaacson biyografisindeki Musk tasarım felsefesini okumak ilgimi çekti. Hala Queensland Üniversitesi'nde Makine Mühendisliği Tasarımı öğretiyor olsaydım, kesinlikle bir veya iki dersi bu felsefeye ayırırdım. Felsefenin ilk unsuru, hangi parçaları satın alalım, hangilerini kendimiz imalat edelim kararı ile ilgili.
Aptal Endeksi
"Aptal endeksi", bitmiş bir ürün maliyetinin, ürün için satın alınan temel ham ve mamul madde maliyetleri toplamına oranı. Bir ürünün aptal indeksi ne kadar yüksekse, daha verimli üretim teknikleri tasarlanarak maliyet o kadar azaltılabilir. Roketler için Aptal İndeksi, Elon Musk'a göre, ellinin üzerinde. Zaten bu yüzden Musk’ın uzay teknolojileri şirketi SpaceX kendi roketini üretme kararı alıyor.
Kitapta SpaceX'in ürettiği roketler için aptal endeksinin ne olduğu anlatılmıyor. Aptal indeksi elbette asla 1.00 olamaz. ICP spektrometreleri üreten bir imalat şirketinde çalıştığımda, ürün maliyetimizde satın alınan herhangi bir girdinin maliyetini temsil etmek için 3 çarpanını kullanırdık. Örneğin, aletin yüzeyine monte edilecek bir kadran satın aldığınızı ve bu kadranın maliyetinin 100 dolar olduğunu varsayalım. O zaman tahmini ürün maliyetimiz 300$ artacaktır. Birinci dereceden bir tahmin olarak bunun oldukça güvenilir olduğunu düşünüyorum. Yani 50 indeksli mal satan bir firma müşterilerini kazıklıyor demek.
Algoritma
Nihai ürünün kendisi veya bir alt sistem olabilecek bir ürünün tasarımına başladıklarında Musk'un bozuk plak gibi tekrarladığı beş emir varmış, ki bunlara ‘Algoritma’ dermiş.
Her gereksinimi sorgulayın. Her talep onu yapan kişinin ismiyle gelmelidir. Akıllı insanlardan gelen tavsiyeler daha tehlikelidir çünkü insanların bunları sorgulama olasılığı daha düşüktür.
Buna gerek yok diye düşündüğünüz parça veya imalat işlemini silin. Bunların bazılarını daha sonra tekrar listeye eklemeniz tabii ki gerekebilir. Aslında, en az %10'unu geri eklenmemişse, ilk başta yeterince silmemişsiniz demektir.
Basitleştirin ve optimize edin. Bu ikinci adımdan sonra gelmelidir. Elzem olmayan bir parçayı veya süreci basitleştirmek ve optimize etmek zaman kaybıdır.
Döngü süresini hızlandırın. Her süreç hızlandırılabilir. Ancak bunu yalnızca ilk üç adım bittikten sonra yapın. Bir işi tümden iptal etmek mümkünse, o işi daha hızlı yapmaya çalışmak gereksiz bir israftır.
Otomasyon. Bu en son adım. Tüm gereksinimler sorgulanana, lüzumsuz parçalar ve süreçler programdan silinene ve hatalar giderilene kadar bekleyin.
Algoritmaya eşlik eden birkaç netice var:
Tüm teknik yöneticilerin uygulamalı deneyime sahip olması gerekir. Örneğin yazılım ekiplerinin yöneticileri zamanlarının en az %20'sini kodlamaya harcamak zorundadır. Tesla Enerji Solar çatı yöneticileri, çatılara çıkıp panel takmak zorundadır. Aksi halde ata binemeyen süvari komutanına veya kılıç kullanamayan generale benzerler. (HG: "Uygulamalı deneyim" ihtiyacı çoğu şirkette yaygındır ancak teknik değil "satış" deneyimine değer verirler diğer firmalar. Musk’ın teknik beceri vurgulaması çok güzel bir düşünce).
Yoldaşlık tehlikelidir. İnsanların birbirlerinin çalışmalarına itirazını zorlaştırır. Bundan kaçınılması gerekiyor.
Yanılmak sorun değil. Sadece kendinize çok güvenerek yanılmayın. (HG: Buna katılmıyorum. Her zaman kendinize güvenmeniz gerektiğini ama fikrinizi hızla değiştirmeye de hazır olmanız gerektiğini düşünüyorum)
Kendi yapmak istemediğiniz bir şeyi, astlarınızın yapmasını istemeyin.
Ciddi bir sorun olduğunda, sadece kendi yöneticilerinizle görüşmeyin. Yöneticilerinizin hemen üstündeki seviyeyle buluşacağınız bir toplantı isteyin (skip level meeting).
İşe alırken tavrı uygun sahip kişileri arayın. Beceriler öğretilebilir. Tavır değişiklikleri beyin nakli gerektirir.
Çalışma ilkemiz hep çılgın bir aciliyet duygusu olmuştur. (HG: Katılıyorum. Danışmanlık mühendisliği ortamında sevdiğim şey de buydu. İşi almak için müşteriye tamamen gerçekçi olmayan son teslim tarihleri vaat edilir ve ardından herkes işi teslim etmek için çılgınca çalışırdı.)
Tek kural fizik yasalarının belirlediği kuraldır. Gerisi tavsiyedir.
Araya eklenen küçük notlar dışında HG'nin "Algoritma" ve onun "sonuçları" hakkında söyleyecek başka bir şeyi yok. Eğer herhangi bir okuyucu Mühendislik Tasarımı dersi veriyorsa, yukarıdakiler hakkında ne düşündüğünüzü ve bunu ders materyalinize dahil etmeyi düşünüp düşünmeyeceğinizi mümkünse duymak isterim.
Gelecek hafta Elon Musk'un değişik hayatlarına devam edeceğim.
Short Takes
Westinghouse, eVinci microreactor
Geçen hafta okudum bu ürün hakkında. Westinghouse, sadece ısı üreten bir mikroreaktör pazarlıyor. Reaktör, aşağıda görüldüğü gibi nisbeten küçük bir hacim içinde hava su geçirmez şekilde zırhlanmış:
Mahfazanın içinde üretilen ısı, heat pipes (ısı boruları) aracılığıyla dışarıya iletiliyor. Dönen contalar yok, reaktör için soğutma suyuna ihtiyaç yok.
İlk bakışta, yalnızca ısı üreten, hava su geçirmez şekilde zarflanmış bir reaktör üretmek iyi bir fikir gibi geliyor bana. Müşteri ısıyı, ısı olarak olduğu gibi de kullanabilir, bir ısı motoru kullanarak elektriğe de dönüştürebilir. Westinghouse web sayfası ayrıntı vermiyor ama fiziksel boyutlar, 5 MW'lık bir termal üniteyi temsil eden yukarıdaki resimden anlaşılabilir. Isı borusundan alabileceğimiz maksimum sıcaklığı sordum e-mail gönderip. Bu soruya cevap verirlerse, dönüşüm verimliliği sıcaklığın bir fonksiyonu olduğundan, 5 MW'lık termalin elektrik üretimi açısından ne anlama geldiğini tahmin etmek mümkün olur.
You Tube
Bu haftanın YouTube videosu Tunuslu şarkı yazarı Emel Mathlouthi'nin bir şarkısı. Yeni şarkı değil ama ben yeni duydum. Dün Spotify'daki Weekly Mix'imde rastladım. Bu kayıt, sanatçının 2017'de New York Central Park performansına aitmiş.
no tengo lugar
adsız yerlerden geldim
y no tengo paisaje
toprağım yok
yo menos tengo patria
anavatanım yok
con mis dedos hago el fuego
ateşler yakıyorum parmaklarımda
y con mi corazon te canto
sana şarkılar söylüyorum kalbimle
las cuerdas de mi corazon lloran
yürek telim gönül yakıyor
naci en Palestina
Filistin’de doğdum
no tengo lugar
yerim yok
y no tengo paisaje
toprağım yok
yo menos tengo patria
yurdum yok
naci en Palestina
Filistin’de doğdum
ay cuando canta
böyledir bizim çingene kadınlarımız
y con tus dolores
acıyla şarkı söylediğinde
nuestras mujeres te chican
seni darmadağın eder
Şarkıcı, bu şarkıyı, evini kaybeden, temel insan hakları ellerinden alınanlara ağıt niteliğindeki İspanyolca "Naci en Alamo" şarkısından "on yıllardır her türlü yoksunluğa katlanan cesur Filistinlilere saygı duruşunda bulunmak için uyarladığını" söylüyor.
Pascal and Hagi
Pascal ve Hagi dışarıdan bana bakıyor.
Geçen hafta, bahçedeki kuş banyosunu sahiplenmiş görünen bir karga hakkında yazmıştım. İşte kuş banyosunun kenarında oturan o karga:
Daha yakından bir fotoğraf çekeyim derken uçtu kaçtı.
İşte bu da suyun içinde bıraktıkları.
Sanırım tohumlar yumuşasın da sonra yiyeyim diye bırakıyor. Ama bu arada onun korkusundan küçük kuşlar yaklaşmaya korkuyor. Suyu düzenli değiştirip bıraktıklarını atıyorum. O da gelip yeniden bırakıyor. Bakalım kimin inadı kazanacak.
Diary
Günlükte pek yazacak bir şey yok. Geçen hafta sonu Eleanor nöbetinde idik, Taylan ve Yi, Taylan’ın liseden bir arkadaşının düğününe Sunshine Coast’a gittiler. Toruna bakmak büyük zevk ama başka bir iş yapmaya vakit kalmıyor. Bu satırları şimdi alel acele yazıyorum ki akşam olmadan sayfayı yükleyeyim diye.
Zika Çavdar Ekmeği İstatistikleri
Geçen hafta yine ekşi mayalı ekmek aldım, tabloya bir ölçüm daha ekledim.
Maya kültürü değişmiş ama hamur 4 Ekim kadar şişmemiş. Büyük bir ihtimalle maya her zaman haftanın aynı gününde değişmiyor. Daha fazla veri toplamak gerekiyor.
Bu neyin nesidir diyorsanız, buradan okuyun anlayın.
Renaissance Overlaid Globe with Upheavals Everywhere.
Renaissance Overlaid Globe with Upheavals Everywhere
Bu tanım, bence
Literatüre girer.
Sevgili Halim,
Yazdıklarını o kadar büyük ilgi ve zevkle okuyorum ki, tarif edemem. Eline sağlık. Seçtiğin konular çok güzel.
Durmak yok, devam.